Küreselleşme adı verilen süreçle ortaya çıkan çok yönlü değişim dinamikleri, 21.yüzyılın başlaması ile birlikte sadece belirli bir coğrafi bölge veya topluma sınırlı kalmayıp , tüm dünya ölçeğinde gelişme göstermiştir. Ayrıca etkileri ve dönüşümü tek bir alanda değil teknolojik, ekonomik, toplumsal, siyasal, yönetsel, ve kültürel olarak tüm alanları ve tüm dünya ülkelerini etkilemektedir. Dünyada yaşanan bu siyasal sosyal ekonomik gelişmeler, yeni yönetsel üst yapıları ortaya çıkardığı gibi, mevcut olanları kısmen veya önemli ölçüde değiştirmiş veya bazı yönetsel yapıların önemini arttırmıştır.
Bu bağlamda yerel hem dönüştürülen hem de önemi artan yapılar olarak ön plana çıkmaktadır. Son derece sıklıkla vurgulanan, adem-i merkeziyetçi, verimli, etkin, etkili, şeffaf, katılımcı, demokratik, hesap verebilen yönetim anlayışının, yerelden başlanarak hayat geçirilmesi, bunun için de öncelikli olarak bu yönetim barındıran yeni yerel yönetim idari ve mali açıdan güçlendirilmesinin altı çizilmektedir.
Bu çalışma, küreselleşme süreciyle birlikte önem kazanmaya başlayan yerelleşmeyi dolayısıyla yerel yönetimleri, yerel yönetimlerin dönüşümünü ve nedenlerini, bugün yerel yönetimlerin yapısı ve konumunu ele almakla birlikte tarihsel gelişmelere de kısaca değinilmiştir. Çalışmanın odak noktası yeni yerel yönetim yasaları ve bu yasalar çerçevesinde yerel yönetimlerde yapılan yeni düzenlemeler ve bu düzenlemelerle bir önceki yerel yönetim yasalarının karşılaştırılmasıdır. Ancak çalışma bunun ötesinde, ayrıca uluslararası ölçekte örnek olarak seçilen ülkelerein yerel yönetimlerin yapısını anlama ve böylece Türkiye’ deki yapıyla karşılaştırmaya imkan sunma amacı taşımaktadır.