Orta Doğu kavramı ilk kez İngiltere tarafından siyasi bir kavram olarak kullanılmış, daha sonra da birçok çevrede kabullenilmiştir. Dünya ticaretinin şah damarı sayılabilecek olan bu bölge, hem maddeten hem manen her dönemde önemli olmuştur. Üç büyük dinin merkezi burası olduğu gibi, birçok azınlık inancı da bu coğrafyada
hayat bulmuştur. Peygamberler tarihi açısından önemli olan bölge, su yolları, petrol, doğal gaz rezervleri ile de stratejik bir konumdadır. Türklerin İslamiyet’i kabulü ile birlikte bu coğrafya Türk tarihi açısından da kıymetli olmuş, özellikle Abbasiler döneminde birçok Türk bölgeye göç etmiş, önemli merkezlerin koruyuculuğunu üstlenmiştir. Daha sonraki dönemlerde de bölgede hep var olmuş, İslam halifesinin ve kutsal bölgelerin hamiliğini yapmış, birçok kültür eserleri ortaya koymuşlardır. Yine inanç eksenli bir sahiplenme sonucu bölgede olan savaşlar Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde zaferlerle sonuçlanmış, tarihin altın sayfalarında yerini almıştır. Bu yönleriyle tarihi romanların vazgeçilmez konuları olarak birçok yazar tarafından tekrar tekrar işlenmişlerdir.
Sayfa: /