Türk Edebiyatında Fakr-nâmeler ve Çağatay Şairi Harâbâtî’nin Fakr-Nâmesi
(İnceleme, Çeviri yazı, Dizin, Tıpkıbasım)
10.yüzyılda Karahanlılar devriyle birlikte hızla İslamlaşan Orta Asya Türklerinde İslam’ın etkisiyle birçok alanda değişiklikler görülmeye başlanmıştır. Bunlardan birisi de İslam kültürü temelli tasavvuf düşüncesinin toplum hayatında meydana getirdiği yeniliklerdir.
Tasavvufun Orta Asya’nın İslamlaşmasındaki etkisinden Fuad Köprülü’nün Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar eseri başta olmak üzere birçok kaynakta ayrıntılı olarak söz edilmektedir. Çalışmamıza konu olan el yazması da bu tesirle oluşan tasavvufî eserlerden biridir. Mutasavvıflarca “Fakirlik benim övünç kaynağımdır.” sözünden yola çıkılarak yazılmış olan tasavvufî eserlere fakr-nâme denir. Fakr-nâmeler Türk edebiyatındaki ilk örneğine Hoca Ahmed Yesevî ile rastlanan, manzum ve mensur örnekleri bulunan, tasavvuf ehlinin nasıl olması gerektiğini ve seyr ü sülûk basamaklarını anlatan dinî, tasavvufi eserlerdir.