Yirminci yüzyılda ortaya konulan Arap grameri çalışmalarında Abdurrahmân el-HâcSâlih’in (1927-2017) önemli ve merkezi bir yeri vardır. Buhûs ve Dirâsât fî ‘Ulûmi’l–Lisân, es-Semâ’u’l–Lugaviyyi’l–‘İlmî’inde’l–‘Arab ve Mefhûmu’l–Fesâha, Buhûs ve Dirâsâtfi’l–Lisâniyyâti’l–‘Arabiyye, Mantıku’l–‘Arab fî ‘Ulûmi’l–Lisân, ‘İlmu’l–Lisâni’l–‘Arabî ve ‘İlmu’l–Lisâni’l–‘Âmm, el-Hitâbve’t–Tehâtub fî Nazariyyeti’l–Vad’ve’l–İsti’mâlyayınladığı kitaplar arasındadır. Abdurrahmân el-HâcSâlih, Arap grameri ifadesiyle, Halîl b. Ahmed’in (ö. 175/791), Sîbeveyh’in (ö. 180/796) ve bu ikisinin takipçilerinin çalışmalarına işaret eder.
Abdurrahmân el-HâcSâlih’e göre dilbilimci; erkendönem nahiv bilginlerinin ortaya koydukları kavramları anlayabilmek için kavramın geçtiği tüm bağlamlara bakmalı ve şârihlerin yorumlarıyla yetinmemelidir. Bunu yaparken önyargılardan uzak bilimsel bir bakış açısına sahip olmalı ve modern dilbilime ait kavramları nahiv geleneğini açıklamak için kullanmamalıdır. Bunların yanı sıra modern dilbilim kuramlarını herhangi bir ekole bağlı kalmaksızın incelemek, kurama getirilen eleştirileri dikkate almak ve modern epistemolojiye ait kavramları değerlendirmek de sağlıklı bir araştırmanın temel şartları arasındadır. Böyle bir araştırma sonucunda Arap gramerinin dayandığı temel yöntemsel ilkeler betimlenmiş olacak ve bunlar Yapısalcılık ve Üretici-Dönüşümsel Dilbilim gibi modern dilbilim ekollerinin dayandığı temel ilkelerle karşılaştırılacaktır.