Küreselleşen dünyada teknoloji, hayatın her alanına girmiş ve günlük yaşamın vazgeçilmez ihtiyaçları arasında yer almıştır. Teknolojinin günlük hayatımıza girerek etkileşimde bulunduğu ve işleyişini kolaylaştırdığı alanlardan biri de, eğitimdir. Bilim ve teknolojinin ivme kazandığı milenyumla birlikte, eğitim ve teknoloji adeta iç içe girmiş ve bu ilişkiden eğitim teknolojisi kavramı ortaya çıkmıştır. Bu etkileşim sonucunda öğrenme ve öğretme daha kolaylaşır hale gelmiştir. Ancak eğitim teknolojinin bu olanaklarından yararlanabilmek için öğretmen ve öğrencilerin bu teknolojileri kullanabilir yeterliğe sahip olması gerekmektedir. Bu nedenle öğretmen adaylarının eğitiminde, eğitim teknolojisine ilişkin bilgi ve becerilerini geliştirecek zorunlu düzenlemeler ve güncellemeler kaçınılmaz hale gelmiştir.
Çağımızın sıkça kullanılan kavramlardan biri de, dijital dönüşümdür. Teknolojinin günümüzde yaygınlaşarak hayatın her alanına vazgeçilmez bir unsur olarak girmesi, her bir ilgili alanda iş üretimi şekillerinin ve süreçlerinin de geliştirilmesini, tüm birimlere entegre edilmesini ve çalışma şeklinin dijitalleştirilmesini gerektirmiştir. UNESCO Öğretmenlere Yönelik Bilgi ve İletişim Teknolojileri Yetkinlik Çerçevesi’ne göre, öğretmenlerin, hem eğitim öğretim sırasında hem de bilgi toplumu becerilerinin geliştirilmesi hedefi doğrultusunda, eleştirel ve yenilikçi düşünme, karmaşık problem çözme, iş birliğinde bulunma ve sosyal-duygusal becerilerin geliştirilmesi için bilgi ve iletişim teknolojilerinden yararlanmaları gerekmektedir. Böylelikle öğrencilerin eğitim öğretim sürecinde daha aktif rol üstlenmeleri ve kendi öğrenmelerini izlemeleri sürece olumlu etki edecektir.
