Ya okuyup duracan,
Ya dokuyup durcan” …
Silifke Yörüklerinden derlediğim bu söz, Türk Dokuma Kültürünün özeti gibidir. Bilim ve sanat ayrılmaz bir bütün içerisinde değerlendirilmesi gereken disiplinlerdir. Çünkü ister üretim isterse de üretimindeki ham maddelerin elde edilme süreçlerinde bilim ve sanat iç içedir. Günümüzde şekle indirgediğimiz dokumalarımız, bugünün pazarlama stratejisi içerisinde her bir motife hikaye uydurma ön plana çıkmaktadır. Türk etnografyası, cografyası, ekonomisi, kültürü ve mitolojisi bilinmeden yapılan bu çalışmalar maalesef pagan kültürü etkisinden kurtulamamaktadır. Elibelinde motifini Kibele tanrıçasına atfedecek kadar kültürümüzden uzak olduğumuz bir dönemde öncelikle bilmemiz gereken Türk Kültürü ve coğrafyasıdır. Şekil araştırmaları bu kültürün envanteri açısından bir başlangıçtır. Sonraki çalışmaların “mana” üzerine yoğunlaşması bütün bir ömrünü okuma ve dokumaya adayan kültürü anlamada daha doğru ip uçları verecektir.
Sayfa: /
