Avrupa Birliği’nin fikir babalarından Jean Monnet “Durmak yok. Avrupa halkları için birlikten başka bir gelecek yok çünkü…” diyerek iki dünya savaşının getirdiği yıkımın ardından Avrupa ulusları için bir barış ve birlik projesi hedefi ortaya koymuştur.
Savaş sonrası dönemde, geçmişten beri dillendirilen “Birleşik Avrupa” hayallerinin ve fikirlerinin serbestçe dolaşma fırsatı bulduğu Avrupa coğrafyasında; insanların, paranın, hizmetlerin ve ticari malların da serbest dolaşıma girmesiyle birlikte büyük bir dönüşümün kapısı aralanmıştır. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu olarak başlayan bu uzun yolculuk; üye ülkelerin güçlü siyasi iradelerinin de etkisiyle zaman içerisinde Avrupa Birliği’ne dönüşürken, dünya genelinde bölgesel ekonomik bütünleşme süreçlerinin hız ve önem kazandığı Yirminci Yüzyılda en başarılı ekonomik bütünleşme hareketi olmuştur.
Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmelere bağlı olarak ortaya çıkan dijital ekonomi kavramı ve bu ekonomik modelin ortaya koyduğu yeni iş modelleri, uluslararası aktörler için önemli fırsatları ve tehditleri beraberinde getirmiştir. Bu bağlamda Avrupa Komisyonu, önemli bir küresel aktör haline gelen AB’nin hem dijital çağı yakalaması hem de uluslararası rekabette geri kalmaması adına dijital dönüşümü başlatarak; ekonomik bütünleşme sürecini dijital bütünleşmeyle de destekleme çabalarına hız vermiştir.
Bu çalışmada, ekonomik bütünleşme sürecinin dijitalleştirilmesi çalışmaları sonucunda AB literatürüne beşinci serbest dolaşan olarak giren “dijital veri” kavramının ve AB’nin dijitalleşme projelerinin en önemli adımı olan Dijital Tek Pazar Stratejisinin AB ekonomik bütünleşmesine katkıları tahlil edilmeye çalışılmıştır.
Sayfa: /