Görünen o ki, Türk milliyetçiliği üzerinde yürütülen tartışmalar hiç bitmeyecek. Yine de Avrupa tarzı ya da Afrika’nın kabileci, Asya’nın aşiretçi yapılanmalarına nazaran daha avantajlı gözüken Türk milliyetçiliği, devletle arasına mesafe koyup, aksiyoner faaliyetlerini sürdürdüğü müddetçe Türk siyasetinin temel yapıtaşları içindeki yerini koruyacak. Merkez-sağın içeriğinin değiştiği günümüzde, kendisini yineleyen yönüyle milliyetçiler, hem politika oyununa aktif katılacaklar hem de ülkeye yerleşmeye başlayan, olumsuz küreselleşme, ulus-devlete rağmen Batılılaşma gidişatını dengeleyip, tersine çevirecek kadroları oluşturacaklardır. MHP’nin dar fikir particiliğinden fikri üstün gören kitle partisine doğru ilerleyişi, bu parti açısından umut vericidir. MHP’nin, yukarıda sayılan hedeflere ulaşıp ulaşmayacağı ileriki yıllarda açıklık kazanacaktır.